MİORO 50 Yıldır eşsiz Mükemmellik

Mioro’nun Yönetim Kurulu Üyesi ve Yönetici Ortağı olan Umur Gençoğlu, aile şirketinin ikinci nesil temsilcisi. Son on yılını babası ve amcasıyla birlikte şirketin başarısının devamına katkı sunmaya adadı. Umur Gençoğlu ile bu röportajda Responsible Jewellery Council üyesi olarak, RJC’ye katılma süreçlerini ve gelecek vizyonlarını konuştuk.Mioro’nun hikayesi, kuyumculuk sektörüne tutkuyla bağlı iki kardeş, İlyas ve Naim Gençoğlu’nun girişimiyle başlıyor. 1974 yılında, sektörde iz bırakmayı amaçlayan bir ticari girişimle, gençlik heyecanıyla yola çıktılar. Sürekli gelişim ve özgün bir zanaat anlayışı sayesinde, Mioro’nun temelini attılar. Bugün, Mioro 12.000 metrekarelik bir alanda 500’den fazla makineyi içeren tam entegre bir üretim tesisi işletiyor. Hem içi boş hem de dolu çeşitler sunarak makine zinciri üretiminde öne çıkıyor. Mioro, sorumlu ve etik altın takı üretimine olan bağlılığını vurgulayarak, dünya çapında tanınan sertifikalara ve uluslararası değerlendirmelere sahip bir şirket olarak sektörde öncü firmalar arasında konumlanıyor.
Sizi Responsible Jewellery Council’ e katılmaya teşvik eden şey ne oldu?
Mioro’da yenilikçiliğe ve sürdürülebilirliğe olan bağlılık uzun süredir misyonumuzun temelinde yer alıyor. Responsible Jewellery Council ile iş birliğimizden önce bile RJC’nin ilke ve değerlerini destekliyorduk. RJC’ye katılma kararımız, tüm sürdürülebilirlik çabalarımızı kapsamlı bir çerçeve içerisinde güçlendirmek ve bunları uzun vadeli stratejimizle uyumlu hale getirmek için ideal bir platform sağlamasından kaynaklandı. Üye olduktan sonra da sektördeki yeniliklerden haberdar olmanın ve sürdürülebilirlik stratejimizi buna göre sürekli olarak geliştirmenin markamıza ve aynı zamanda iş ortaklarımızla yürüttüğümüz ilişkilerimize olan faydalarını keşfettik.
Sektörde izlenebilirlik ve şeffaflığa yönelik talebin arttığını fark ettiniz mi? Siz bu konu hakkında hangi adımları atıyorsunuz?
Son yıllarda tedarik zincirinde izlenebilirlik ve şeffaflık konusunda müşteri farkındalığında ve beklentilerinde gözle görülür bir artış gözlemledik. Bu durumu sektör adına cesaret verici buluyoruz. Müşterilerimizi teknolojik açıdan gelişmiş üretim tesislerimiz ve 500 personelimiz ile bağlı olduğumuz etik çalışma standartları hakkında bilgilendirmekten gurur duyuyoruz. Müşterilerimiz, üretimin %90’ından fazlasını kendi bünyesinde gerçekleştiren tam entegre bir şirket oluşumuzu ve etik standartlara olan bağlılığımızı önemsiyorlar. Ayrıca, üretimimizde kullanılan tüm malzemeleri ve bileşenleri sorumlu tedarikçilerden temin etmeye özen gösteriyoruz.
Sürdürülebilirlik girişimlerinin sektöre olan katkıları ve etkileri hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Kuyumculuk sektöründeki yenilikler ve girişimler beni her zaman etkilemiştir. Bu sektör dünya çapında hem büyük fabrikaların hem de küçük atölyelerin değerli katkılar sağladığı bir endüstri. Toptancılar, perakendeciler ve kurumsal yapılar hep birlikte çalışıyor. En dikkat çekici olanı ise tüm bu paydaşların sürekli gelişen endüstri dinamiklerine uyum sağlama becerisidir. Şu anda sektördeki sürdürülebilirlik girişimleri önde gelen büyük üreticiler ve kurumsal müşteriler tarafından yönlendiriliyor. Ancak, sektör genelinde bütün işletmelerin hızla aynı yolu izlediği ve tam anlamıyla sorumlu üretime odaklanan bir kuyumculuk tedarik zinciri oluşturmada gelişim olduğu belirgin şekilde görülmektedir.
Mioro için sırada neler var?
Mioro’da, sosyal ve çevresel anlamda pozitif etkiler yaratmak her zaman odak noktalarımız arasında yer alıyor. Önde gelen bir altın zincir ve takı üreticisi olarak, kalite ve hizmet önceliğimiz olmaya devam ederken; yalnızca müşterilerimize değil aynı zamanda topluma ve çevreye hizmet etme sorumluluğumuzun da bilincindeyiz. Fabrikamızda sağlık, güvenlik ve çevresel çalışmalar için özel ekipler kurduk; çevresel etkimizi azaltmak için su arıtma, atık yönetimi ve kimyasalların imhası için özel olarak oluşturulmuş altyapılar kullanıyoruz. Çalışmalarımızı sürekli olarak değerlendirmek ve geliştirmek için iç ve dış denetimlerden faydalanıyoruz. Kısa vadede sosyal ve çevresel koşulları ele alacak şekilde şirket içi eğitim programlarımızı genişletmeyi planlıyoruz. Uzun vadede ise bölgesel STK larla aktif çalışarak ve deneyimlerimizi paylaşarak sektördeki etkimizi artırmayı hedefliyoruz. Sektörümüzü geliştirmenin kolektif çaba gerektirdiğini biliyoruz ve olumlu değişimin itici gücü olmaya kararlıyız.

MİORO
50 Years of Unmatched Excellence

Umur Gençoğlu, Board Member and Managing Partner at Mioro, is the second-generation representative of the family business. He has dedicated the last ten years to contributing to the company’s continued success alongside his father and uncle. In this interview, we discussed Mioro’s journey as a member of the Responsible Jewellery Council (RJC) and their future vision.

Mioro’s story begins with the passion of two brothers, İlyas and Naim Gençoğlu, who were deeply dedicated to the jewelry industry. In 1974, they embarked on a business venture fueled by youthful enthusiasm, aiming to leave a lasting mark in the industry. Through continuous development and a unique approach to craftsmanship, they laid the foundation for Mioro. Today, Mioro operates a fully integrated production facility spanning 12,000 square meters, housing over 500 machines. The company stands out in machine chain production, offering both hollow and solid varieties. Mioro has established itself as a leader in the industry, committed to responsible and ethical gold jewelry manufacturing, with globally recognized certifications and international evaluations.
What motivated you to join the Responsible Jewellery Council?
At Mioro, our commitment to innovation and sustainability has long been at the core of our mission. Even before our collaboration with the Responsible Jewellery Council (RJC), we upheld RJC’s principles and values. Our decision to join RJC was driven by the platform it provided, allowing us to strengthen all our sustainability efforts within a comprehensive framework and align them with our long-term strategy. After becoming a member, we discovered the benefits of staying informed about industry innovations and continually refining our sustainability strategy, which has positively impacted both our brand and the relationships we maintain with our business partners.
Have you noticed an increased demand for traceability and transparency in the industry? What steps are you taking to address this?
In recent years, we have observed a noticeable rise in customer awareness and expectations regarding traceability and transparency within the supply chain. We find this development encouraging for the industry. We take pride in informing our customers about our advanced production facilities and the ethical working standards upheld by our 500 employees. Our customers appreciate that we are a fully integrated company that conducts over 90% of our production in-house and adheres to strict ethical standards. Additionally, we make a concerted effort to source all the materials and components we use from responsible suppliers.
What are your views on the impact of sustainability initiatives on the industry?
I have always been impressed by the innovations and initiatives in the jewelry industry. This is a sector that benefits from the valuable contributions of both large factories and small workshops worldwide. Wholesalers, retailers, and corporate structures work together, and the most remarkable aspect is the ability of all these stakeholders to adapt to the constantly evolving industry dynamics. Currently, the leading sustainability initiatives are driven by large manufacturers and corporate clients. However, it is evident that businesses across the sector are rapidly following the same path, working toward a fully responsible jewelry supply chain.
What’s next for Mioro?
At Mioro, creating positive social and environmental impacts has always been one of our primary focuses. As a leading manufacturer of gold chains and jewelry, while maintaining our commitment to quality and service, we are also aware of our responsibility to serve not only our customers but also society and the environment. In our factory, we have established dedicated teams for health, safety, and environmental initiatives. We use specialized infrastructure for water purification, waste management, and the disposal of chemicals to reduce our environmental impact. We rely on internal and external audits to continually assess and improve our operations. In the short term, we plan to expand our in-house training programs to address social and environmental issues. In the long term, we aim to increase our impact on the industry by actively collaborating with regional NGOs and sharing our experiences. We understand that developing our sector requires collective effort, and we are determined to be a driving force for positive change.