Günümüzde sosyal medyanın her yanında büyüleyici Venedik’e dair pek çok bilgi, pek çok fotoğraf bulmak mümkün. Bu durum çağlar boyunca aynı şekilde süregelmiş; Venedik çeşitli sanatçılara ilham olmuştur. Bunun nedeni, başka şehirlerin Venedik’in güzelliğiyle aşık atamamasından gelir. Venedik’in güzelliği hem Rönesans hem de Bizans mimarisinin nadide bir harmanı olmasından ileri gelir; kanallarına, dar sokaklarına ve tarihi binalarına bir kere tanık olan bir daha olmak ister.
Şehrin merkezi, neredeyse tüm turistlerin Venedik turuna başladığı San Marco Meydanı’dır. Şehrin her sokağında bu meydana işaret eden yön tabelaları bulunduğundan bu meydana kolaylıkla ulaşabilirsiniz. San Marco Bazilikası, Dükler Sarayı ve Çan Kulesi gibi çok bilindik yapılar San Marco Meydanı’nda yer alıyor. 9. yüzyıldan itibaren San Marco’da varlığını sürdüren Bazilika, turistler için çekici bir yer olmasının yanında hem şehirdeki hem dünyadaki Katoliklerin de ortak noktası olma özelliğini taşır. Dükler Sarayı, Venedik’in tarih boyunca özellikle ticaret kaynaklı zenginliğinin en iyi örneğini yansıtıyor denilebilir. Dilerseniz Çan Kulesi’nin tepesine çıkıp Venedik’e yukarıdan bakabilirsiniz.
Venedik dendiğinde ilk akla gelen sembollerinden biri olarak kanallarından söz etmemek olmaz. Bunların en bilineni, Büyük Kanal’dır. Şehrin bütün gondolları büyük kanaldan geçer ve sonunda Rialto Köprüsü’ne ulaşır. Burası şehirde en güzel fotoğraf çekilebilecek yerlerden birisidir. Köprünün üzerinde alışveriş yapılabilecek çeşitli dükkanlar bulunur. Venedik Murano camı ile ünlü olduğundan, bu şekilde pek çok ürünle karşılaşmak mümkündür.
Venedik hakkında en bilinen bilgilerden biri de şehrin deniz seviyesinin altında olmasıdır. Bu durum, zaman zaman şehir meydanının sular altında kalmasına neden olur, ancak şehrin halkı uzun zamandır süregelen bu duruma alışkın olduğu için önlemini buna göre alır. Ayrıca şehrin martıları çok ünlüdür; eğer elinize bir şey alıp yürürken yemek isterseniz, martıların yemeğinizden bir parça koparmak için birbirleriyle yarıştığını ve hatta üzerinize pike yaptığını görebilirsiniz. Bu tarihi, kendine has ve romantik şehrin en güzel zamanı ise şüphesiz günbatımıdır. Tüm o tarihi yapılar ve kanallar üzerinde güneş batarken çok daha görkemli, çok daha özel görünürler.